Müzik ve Yazılım

Klasik müziğin zekayı geliştirdiği söylenir. Aslında bu biraz “clickbait” bir söylem, dayanağı ise 1990’lı yılların başında Nature dergisinde yayımlanan bir araştırma. Bu araştırmada, denekler üç gruba ayrılır ve daha sonra onlara uzamsal-mekansal becerileri ölçen bir test yaptırılır. Klasik müzik dinleyenlerin, bu test sonucunda çok daha başarılı olduğu görülür ve karmaşık bir “yazılımı” olan müziği dinlemenin ve anlamlandırmanın; bilişsel becerileri arttırdığı ortaya çıkar.

Verimliliği Nasıl Artırırız?

En büyük düşünürlerin, yazarların, sanatçıların yaşadıkları sıkıntıları, imkansızlıkları eserlerine işleyen kişiler olduğunu düşündüğümüzde; belki de edebilirdi. Farkı, bu sefer herkesin birbirinden haberdar olmasını sağlayan bu teknoloji ve iletişim çağında, hep birlikte fakat tüm toplumların hatta her bireyin farklı şekilde yaşadığı bir kriz döneminden geçiyor oluşumuz. Bir ekonomik krizden, olup bitmiş bir doğal afetin yol açtığı krizlerden farklı olarak; bu salgın sırasında kendimiz ve sevdiklerimiz ile ilgili endişeleniyoruz. Daha ne kadar süreceği belirli olmayan bu sürece adapte olmaya çalışırken, akabinde gelmesi muhtemel global ekonomik kriz için kaygılanıyoruz. Bu da aslında düşünsel olarak harıl harıl çalışan, yani fonksiyonlarında hiçbir sorun olmayan zihnimizin pandemi öncesi hayatımızda kullanım alanlarından biri olan iş hayatındaki verimimizin “istediğimiz düzeyde” olmamasına neden oluyor.